ÖZET
İstanbul’un değil asırları, çağları aşan tarihine yolculuk etmek, tarihi yarımadanın sokaklarında kaybolmak ve kendinizi geçmişte bulmak için bu gezi olmazsa olmaz. Tarihi Hipodrom, Sultanahmet Camii, Topkapı Sarayı, Ayasofya ve Kapalı Çarşı’yı gezdikten sonra İstanbul’un eşsiz tarihi ve kültürel birikime hakkında farkındalığınız ve hayranlığınız bam başka bir boyuta taşınacak.
İstanbul’a ilk defa geliyorsanız nasıl bir şehirde olduğunuzu anlamak ve onun büyüsünü hissetmek için bu gezi iyi bir başlangıç olacaktır. İstanbulluların dahi bu geziye yılda en az bir kere katılması gerekir. Çünkü zorluklarına katlandığımız biricik İstanbul’umuzun eşsizliğini tekrar hissetmek kendimizi İstanbul’da özel hissetmemizi ve İstanbul’a olan bağlılığımızı artırmamızı sağlayacaktır.
Süre: 4-5 saat.
Rehber Eşliğinde.
Buluşma: Sirkeci Garı
GEZİ PROGRAMI
Dahil Olanlar:
Hariç Olanlar:
X Müze Giriş Ücretleri
X Ulaşım
ÖZET
Fener, Balat ve Ayvansaray aynı eksende yan yana yer alan semtlerdir. Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar kültürel zenginliği bir arada bulamazsınız. Bu bölgede İstanbul’un çok kültürlü kimliğini en iyi şekilde gözlemleyebilir ve fotoğraflayabilirsiniz. Bu semtlerde Osmanlı döneminde ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarına kadar İstanbul’un Rum Ortodoks ve Musevi vatandaşları yoğun olarak yaşardı. Dolayısıyla o kültürlerin ve dönemlerin Türk-İslam kültürü ile uyum içinde oluşturdukları kültürel mirasın izlerini birlikte keşfedeceğimiz bir gezi sizi bekliyor. Çünkü bu mahalleler kültürler arası uyum ve barışın en güzel örneklerini hala barındırıyor. Birbirinden güzel tarihi mekanlar, evler, kiliseler, sinagoglar, camiler, okullar, sokak lezzetleri, kafeler ve lokantalar bir arada tarihi ve kültürel mirasa ev sahipliği yapmaya devam ediyor bu mahallelerde.
Süre: 6 Saat
Profesyonel Rehber: Türkçe & İngilizce
GEZİ PROGRAMI:
Kadir Has Üniversitesi önünde buluştuktan sonra turumuza bu noktadan başlıyoruz.
Dahil Olanlar:
Buluşma Noktası
Kadir Has Üniversitesi
ÖZET
Asırlar boyunca dünyanın en önemli çekim merkezlerinden biri olan ve her yıl kendi nüfusu kadar ziyaretçiyi ağırlayan İstanbul’da alışveriş yapmak için inanılmaz seçenekler var.
Kapalı çarşı halı, kuyum, antika, çanta, ayakkabı, mefruşat, hediyelik eşya, lokum gibi sayısız seçeneği size sunar.
Turistik bölgelerden biraz uzaklaşalım, yerel halkın alış veriş için tercih ettiği yerlerde alış veriş yapalım derseniz Mahmutpaşa, Tahtakale ve Mısır Çarşısı Kapalı çarşının çok yakınında.
İstanbullun alış veriş için vazgeçilmez seçeneklerinden biri de semt pazarları; Fatih’te Beşiktaş’ta Bakırköy’de ve Kadıköy’de kurulan semt pazarları öncelikli olarak ziyaret edilmesi gerekenler arasında yer almaktadır.
İstanbul aynı zamanda çok büyük, ünlü markaların mağazalarını barındıran pek çok AVM’ye de sahip. Kendi ülkenizdeki fiyatlarla karşılaştırıldığında çok avantajlı fiyatlar yakalamanız mümkün.
Duration: 4 Hours
Live Guide: English
Pick-up Services: Pick up is available from centrally located hotels.
GEZİ PROGRAMI
– Alışverişin kalbi Kapalıçarşı’da tarihi bir yolculukla turumuza başlayalım,
– İstanbul’da yaşayan halkın daha uygun fiyatlarla alışveriş yaptığı Mahmutpaşa, Mısır Çarşısı, Eminönü ve Tahtakale sokaklarında yürüyüşümüze devam edelim,
– Semt pazarlarımızı gezmek istediğiniz güne göre planlayalım. Bu semt pazarları haftanın belirli günlerinde açık olduğu için tur programınıza en uygun sem pazarlarını birlikte seçelim,
– Alışveriş listenize ve ihtiyaçlarınıza göre alışveriş merkezlerini de tur programımıza ekleyebiliriz.
Photos
Dahil Olanlar
ÖZET
Gastronomi turizmi, gezginlerin seyahatleri süresince gıda ürünleri ve yemeklerle deneyimlerini hedef alan turizm faaliyetidir. Gastronomi Turizmi, otantik, geleneksel ve/veya yenilikçi mutfak deneyimlerinin yanı sıra yerel üreticileri ziyaret etmek, yemek festivallerine ve yemek kurslarına katılmak gibi diğer ilgili faaliyetleri de içerebilir.
“İstanbul Mutfağı”; Türk Mutfağı, Osmanlı Saray Mutfağı ve yüzyıllardır şehirde yaşamış toplulukların mutfaklarının birleşimidir. Gastronomik zenginliklerin yer aldığı İstanbul Mutfağı’nda “kebaplar, zeytinyağlı lezzetler, mezeler, balık yemekleri, kuruyemiş ve kuruyemişlerle pişirilen Osmanlı Mutfağı yemekleri, Türk Çayı ve Türk Kahvesini içeren zengin bir kahvaltı kültürü” Türk Mutfağının önce çıkan bileşenleridir.
Gezi Programı
Süre: 10 Hours
Dahil Olanlar:
ÖZET
Üç imparatorluğa başkentlik yapan Istanbul aynı zamanda üç büyük dinin bir arada barış ve huzur içinde yaşandığı bir dünya başkentidir. Müslimanlar, Hiristiyanlar ve Museviler bu şehirde belkide dünyanın hiçbir yerinde olmadığı kadar özgürce dinlerini yaşayabilmektedirler. Bu şehrin sahip olduğu en büyük zenginlik ve mistizim belkide budur.
GEZİ PROGRAMI
Turumuza üç büyük dinin bir arada nasıl barış içinde yaşanabileceğini göstermesi açısından büyük öneme sahip Kuzguncuk’tan başlıyoruz. Kuzguncuk’ta aynı sokak üzerinde sıralanan cami, kilise ve sinagog görenlerin ilgisini çekiyor. 3 inancın bir arada yaşandığı Kuzguncuk, hoşgörü kültürüyle ön plana çıkıyor. Cami ile kilisenin neredeyse aynı bahçede olduğu hoşgörü semti sokak lezetleri açısından da harika alternatifler sunuyor.
Aziz Mahmud Hüdayi Türbesi, İstanbul’da ziyaret edilmesi gereken manevi mekanlar arasında çok önemli bir yere sahip. Aziz Mahmud Hüdayi, İstanbul’da birçok Osmanlı padişahının saygısını kazanmış ve halkın gönlünde taht kurmuştur. Bu nedenle mezarı birçok kişi tarafından ziyaret edilmektedir.
Dünya mimarlık tarihinin günümüze kadar gelen en önemli anıtları arasında yer alan Ayasofya-i Kebir Camii; Mimarisi, ihtişamı, büyüklüğü ve işlevselliği ile sanat dünyasında önemli bir yere sahiptir.
Bu muhteşem eser, Doğu Roma İmparatorluğu’nun İstanbul’da yaptırdığı en büyük kilisedir ve aynı yerde üç kez yapılmıştır. Bugünkü Ayasofya-i Kebir Camii, dönemin iki önemli mimarı İmparator Justinianos, Tralles’ten (Aydın) Anthemios ve Miletos’tan (Balat) İsidoros tarafından yaptırılmıştır. 916 yıl kilise olarak ibadete açık olan yapı, Fatih Sultan Mehmed’in 1453 yılında İstanbul’u fethetmesiyle camiye çevrilmiştir.
Sultan Ahmet Camii, Mimar Sinan’ın yetiştirdiği öğrencilerden Sedefkar Mehmet Ağa tarafından 17. yüzyılda Sultan I. Ahmet tarafından yaptırılmıştır. Caminin duvarlarında yoğun mavi renkli İznik çinileri bulunduğundan, cami Mavi Cami ( Blue Mosque) olarak da adlandırılmaktadır.
Caminin mimarisi, pencere süslemeleri ve duvarlarındaki 21 bin 43 göz alıcı İznik çinisi ziyaretçilere görsel bir şölen sunmaktadır.
Pantokrator Manastırı’nın Bizans dönemine ait kiliselerindendir. Yapı Haliç’e bakan bir tepede teraslarla düzenlenmiş geniş bir arazi üzerine kurulmuştur. Bizans döneminde camiyi oluşturan bitişik üç kilisenin isimleri Îsâ Mesih (Christos Pantokrator), Evrenin Hükümdarı, Başmelek Mikail (Arangelos Mikhail) ve Merhametli Meryem Ana’dır (Theotokos Elaiusa).
İstanbul’un ‘Fener’ semtinde yer alması nedeniyle ‘Fener Patrikhanesi’ olarak da bilinen ‘Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi’, Ortodoks Hristiyanlar için çok önemli ve özel bir yere sahiptir.
Rivayete göre İstanbul’da yaşayan Bulgarlar 19. yüzyılda Rum Patrikhanesi’nden ayrılmak ve kendilerine bağımsız bir kilise yaptırmak istemişler. Dileklerini dönemin Osmanlı padişahına sunarlar. Ancak Sultan Abdülaziz, Bulgarların Fener Patrikhanesi’nden bağımsız bir kilise inşa etmelerini istemiyor ve Bulgarların taleplerini doğrudan reddetmemek için “Kilise inşaatının üç ay içinde tamamlanması şartıyla izin vereceğim” diyor. Hikayenin devamını ziyaretimiz esnasında rehberimizden dinleyelim.
Sinagoga de Ahrida, 15. yüzyılın başında inşa edilmiş ve kurucularının İstanbul’a göç ettiği Kuzey Makedonya’daki Ohri şehri adını taşıyor. Bugün hala İstanbul’un en büyük sinagogudur. Romanotlar tarafından kurulan bu sinagog, Romanotların Sefaradlar altında asimile olmasıyla zamanla Sefarad sinagogu haline geldi.
Sinagoga de Ahrida, 15. yüzyılın başında inşa edilmiş ve kurucularının İstanbul’a göç ettiği Kuzey Makedonya’daki Ohri şehri adını taşıyor. Bugün hala İstanbul’un en büyük sinagogudur. Romanotlar tarafından kurulan bu sinagog, Romanotların Sefaradlar altında asimile olmasıyla zamanla Sefarad sinagogu haline geldi.
Eyüp Sultan Camii sırtlarında bulunan Pierre Loti Tepesinde harika bir İstanbul Manzarası sizi bekliyor. Burada Fransız yazar Pierre Loti’nin saatlerce oturup hülyalı gözlerle Haliç’i izlediği ve şimdi onun adını taşıyan Pierre Loti Kahvesi sizi karşılıyor.
Süre: 9 Saat
Dahil Olanlar: