TR | EN | DE | RU | AR

Dini ve Manevi Mekânlar Turu

Ücret

İletişime Geçiniz

Süre

9 Saat

Buluşma Noktası

İletişime Geçiniz

Dahil Olanlar

-Giriş Ücretleri
-Profesyonel Turist Rehberi

Hariç Olanlar

Her şey ücrete dâhildir.

Tur İçeriği

Üç imparatorluğa başkentlik yapan Istanbul aynı zamanda üç büyük dinin bir arada barış ve huzur içinde yaşandığı bir dünya başkentidir. Müslimanlar, Hiristiyanlar ve Museviler bu şehirde belkide dünyanın hiçbir yerinde olmadığı kadar özgürce dinlerini yaşayabilmektedirler. Bu şehrin sahip olduğu en büyük zenginlik ve mistizim belkide budur.

Gezi Programı

Turumuza üç büyük dinin bir arada nasıl barış içinde yaşanabileceğini göstermesi açısından büyük öneme sahip Kuzguncuk’tan başlıyoruz. Kuzguncuk’ta aynı sokak üzerinde sıralanan cami, kilise ve sinagog görenlerin ilgisini çekiyor. 3 inancın bir arada yaşandığı Kuzguncuk, hoşgörü kültürüyle ön plana çıkıyor. Cami ile kilisenin neredeyse aynı bahçede olduğu hoşgörü semti sokak lezetleri açısından da harika alternatifler sunuyor.

Aziz Mahmud Hüdayi Türbesi, İstanbul’da ziyaret edilmesi gereken manevi mekanlar arasında çok önemli bir yere sahip. Aziz Mahmud Hüdayi, İstanbul’da birçok Osmanlı padişahının saygısını kazanmış ve halkın gönlünde taht kurmuştur. Bu nedenle mezarı birçok kişi tarafından ziyaret edilmektedir.

Dünya mimarlık tarihinin günümüze kadar gelen en önemli anıtları arasında yer alan Ayasofya-i Kebir Camii; Mimarisi, ihtişamı, büyüklüğü ve işlevselliği ile sanat dünyasında önemli bir yere sahiptir.

Bu muhteşem eser, Doğu Roma İmparatorluğu’nun İstanbul’da yaptırdığı en büyük kilisedir ve aynı yerde üç kez yapılmıştır. Bugünkü Ayasofya-i Kebir Camii, dönemin iki önemli mimarı İmparator Justinianos, Tralles’ten (Aydın) Anthemios ve Miletos’tan (Balat) İsidoros tarafından yaptırılmıştır. 916 yıl kilise olarak ibadete açık olan yapı, Fatih Sultan Mehmed’in 1453 yılında İstanbul’u fethetmesiyle camiye çevrilmiştir.

Sultan Ahmet Camii, Mimar Sinan’ın yetiştirdiği öğrencilerden Sedefkar Mehmet Ağa tarafından 17. yüzyılda Sultan I. Ahmet tarafından yaptırılmıştır. Caminin duvarlarında yoğun mavi renkli İznik çinileri bulunduğundan, cami Mavi Cami ( Blue Mosque) olarak da adlandırılmaktadır.

Caminin mimarisi, pencere süslemeleri ve duvarlarındaki 21 bin 43 göz alıcı İznik çinisi ziyaretçilere görsel bir şölen sunmaktadır.

Pantokrator Manastırı’nın Bizans dönemine ait kiliselerindendir. Yapı Haliç’e bakan bir tepede teraslarla düzenlenmiş geniş bir arazi üzerine kurulmuştur. Bizans döneminde camiyi oluşturan bitişik üç kilisenin isimleri Îsâ Mesih (Christos Pantokrator), Evrenin Hükümdarı, Başmelek Mikail (Arangelos Mikhail) ve Merhametli Meryem Ana’dır (Theotokos Elaiusa).

İstanbul’un ‘Fener’ semtinde yer alması nedeniyle ‘Fener Patrikhanesi’ olarak da bilinen ‘Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi’, Ortodoks Hristiyanlar için çok önemli ve özel bir yere sahiptir.

Rivayete göre İstanbul’da yaşayan Bulgarlar 19. yüzyılda Rum Patrikhanesi’nden ayrılmak ve kendilerine bağımsız bir kilise yaptırmak istemişler. Dileklerini dönemin Osmanlı padişahına sunarlar. Ancak Sultan Abdülaziz, Bulgarların Fener Patrikhanesi’nden bağımsız bir kilise inşa etmelerini istemiyor ve Bulgarların taleplerini doğrudan reddetmemek için “Kilise inşaatının üç ay içinde tamamlanması şartıyla izin vereceğim” diyor. Hikayenin devamını ziyaretimiz esnasında rehberimizden dinleyelim.

Sinagoga de Ahrida, 15. yüzyılın başında inşa edilmiş ve kurucularının İstanbul’a göç ettiği Kuzey Makedonya’daki Ohri şehri adını taşıyor. Bugün hala İstanbul’un en büyük sinagogudur. Romanotlar tarafından kurulan bu sinagog, Romanotların Sefaradlar altında asimile olmasıyla zamanla Sefarad sinagogu haline geldi.

Sinagoga de Ahrida, 15. yüzyılın başında inşa edilmiş ve kurucularının İstanbul’a göç ettiği Kuzey Makedonya’daki Ohri şehri adını taşıyor. Bugün hala İstanbul’un en büyük sinagogudur. Romanotlar tarafından kurulan bu sinagog, Romanotların Sefaradlar altında asimile olmasıyla zamanla Sefarad sinagogu haline geldi.

Eyüp Sultan Camii sırtlarında bulunan Pierre Loti Tepesinde harika bir İstanbul Manzarası sizi bekliyor. Burada Fransız yazar Pierre Loti’nin saatlerce oturup hülyalı gözlerle Haliç’i izlediği ve şimdi onun adını taşıyan Pierre Loti Kahvesi sizi karşılıyor.

 

Adresimiz

İletişime Geçin

Sizlerle tanışmaktan ve merak ettiğiniz her şeyi öğrenmekten mutluluk duyarız. Bizimle iletişim kurmakta tereddüt etmeyin!

Scroll to Top
Open chat
? Need help?
Hello ?
Can we help you?